İlk gebeliğimi yurtdışında yapayalnız geçirdim, preeklampsi ve hipertansiyonum varmış yani bebek beni zehirliyormuş. Eşyalı ev tutmuştuk, günlerce o evi tek başıma çeke çeke temizledim. Midem hbir yemeği istemiyordu sadece süt içerek uzun süre aç gezdim.
Üstüne vücudum bebeğimi atık olarak görüyor diye 7.5 aylık erken doğurdum, yataktan kalkmamam gerekirken dikişli halimle ilk hafta günde 3 kez oğluma süt vermeye gittim.
Bunun üstüne oğlumun kırkı çıkmadan kendime sıfırdan ev düzdüm. Tek başımaydım.
Şu an 6 aylık hamileyim, yüksek riskli gebelik geçiriyorum hastaneye yatış yapmam gerekiyor ama ben reddettim. Benim 8.5 aylık bir oğlum var çünkü, her şeyden önce anneyim ben.
Elahmdülillah evimi de altlarını çeke çeke kendim temizliyorum, yemeklerimi de kendim yapıyorum. Zor mu? Ölüm gibi bir şey ama mecburum.
Allah razı olsun eşimden, işten gelir gelmez elinden geldiğince bana yardım eder ama o bir erkek, öğrenmediği şeyi çok da beceremiyor, çocuğumuzu ona kitliyorum ben yapıyorum süpür sil toz al çamaşır bulaşık ütü vs işlerini...
Annem küçükken bizi medresede adam akıllı okutabilmek, kitaplarımızı alabilmek için ev temizliğine giderdi, bazen ben de onunla giderdim. Anneme hayranlığım çok büyüktür, sonsuz saygı duyarım. Oradan beri temizlikçidir, bakıcıdır bu tür şeyleri sevmem. Annem ve babam yetim olmalarına rağmen 6 çocuğunu aslanlar gibi büyütmüş insanlar, bir kez olsun bakıcı istiyorum dememiş.
Tabi ki bu insandan insana değişir hatta hasta olmak gibi elzem meselelerde bu durum ihtiyaca bile girer ama herkes kendi işini görmeli bence.
Ayrıca ben çok bakıcı meselesi biliyorum yuva yıkan, çocuk döven, hırsızlık veya fuhuş yapan... Yine de sizin hayatınız.