Bazı cümleler çok basit bile olsa üsluptan dolayı başka yerlere gidebiliyor. O tür insanlarla ikinci defa muhatap dahi olmam ama evlilikte birbirimizi tolere ediyoruz. Sadece 1 kere o kadar kırıldım ki, bayağı kırılma sesi geldi diyeyim mecazen. Ama o da hatasını anladı ve bir daha asla tekrarlamadı. Aynı şekilde benimde fevri davranışlarımı eşim alttan alabiliyor. Yani karşılıklı olduğu zaman, zorundalıktan ziyade, isteyerek bu gemiyi güdüyorsun. Tabi be kendim öyle büyük şeyler yaşamadım. O zaman bu şekilde düşünür müyüm bilmiyorum. Ama şu kesin, sevgililik dönemi genellikle daha genç yaşlarda olduğu için, verilen tepki ver kararlar da daha keskin oluyor. Evlilikle gelen olgunluk da daha detaylı düşünüp, daha yavaş kararlar veriyoruz. Toplum düzenini de unutmamak lazım. Maalesef 2 kere bile evlenip boşansan hoş karşılanmazken, daha fazlasının nasıl karşılanacağını düşünün. Evlenmeden beraber yaşama fikri başka ülkelerde çok yaygın ama Türkiyede çok zor.
Özetle, evlilik ne yazık ki iki kişi arasında destekte, görünmeyen güçler tarafından da etkileniyoruz. Gerek çevre, gerek yetiştirilme tarzı vs.