Öncelikle yaptığı hiçbir şey seninle alakalı değil, sana karşı değil, sakın şahsi algılama.
O şu an öyle yıkık durumda ki suçlayacak birini arıyor. Benim de babam öldü, emin ol islam olmasa asla ayakta kalamazdım. Kafirler nasıl kafayı sıyırmıyor şaşıyorum.
Sen ona dokunma, seslenme, o istemedikçe ona bir şey verme. Yok ol adeta, onu yalnız bırak. O gelmeden yanına çağırma veya sen de dibine kadar girme. Aynı odada bulunma demiyorum yanlış anlaşılmasın, ona alan bırak diyorum. Kendi içinde çözene, kabullenene kadar sen de tekil takıl.
Bir zaman sonra uyumak isteyecek, hem de saatlerce. Gerçek olmasın, rüya olsun temennisiyle. Sarılırsa sarıl, iterse ses etme. SENİNLE ASLA ALAKASI YOK. Konuşursa dinle, susarsa sen de sus.
Bu dönemde senin görevin alınmamak, gücenmemek, ona mümkün olduğu kadar sessizce ve onun müsaade ettiği yakınlıktan destek olmak. Yemek yemeye zorlama, uyursa gizliden üstünü falan ört ama kalk yatağa gel deme. Gerekirse aynı odada sen de yat ama onu ASLA AMA ASLA ZORLAMA.
Uyandıktan sonra öfkesi geçecek, kabulleniş evresi başlayacak. O evrede sana o kadar ihtiyacı olacak ki... Anlarsın zaten. Şefkat isteği olur. Annesine, kardeşlerine sığınır. Onlar da acı çektiği için teselli bulur, eşekten düşenin hali misali. Sana gelir sonra. Sarar sarmalarsın. AMA O ZAMANA KADAR SABIR. ÇÜNKÜ HAREKETLERİNİN SENİNLE HİÇ ALAKASI YOK. Başkalarıyla da kıyas ediyorsun, etme. Herkes acısını bireysel ve başka yaşar.