21 yaşıma kadar açık, 3 numara saçlı rapçi kıyafetleri gibi aşırı bol ve değişik giyinen bir tiptim. Isparta'da Fen Edebiyat Fakültesinde Sanat Tarihi okuyordum ve ikinci yılımda kapanmak nasip oldu. Siyah ferace ve siyah büyük eşarpla kapandım. Çarşaf giymeyi çok istiyordum ama leke getirtmemek için kendime bir yıl verdim ve feraceyle başladım. Ama bir yıl sonra çarşafı hala çok istiyordum ve sonra Allah çarşaf giymeyi nasip etti. Şu an 25 yaşındayım. Çevrem böyle bir değişimi nasıl geçirdiğime şaşırmışlar ve bunu kabul etmemişlerdi. Öz annem babam abilerim bile... fakat canı kanı olsalar da başkalarına anlatamayacağı imtihanlar yaşıyor insanlar. Ben de böyle bir imtihandan çıkıp hayatımı tamamen değiştirmiştim. Anlamlandıramıyorlardı biliyordum, fakat saygı da duymuyorlardı. Diğer insanlardan bahsetmiyorum bile... tutup çeken, hakaret eden, üzerime tüküren, şiddet uygulamaya çalışan, taciz eden... neler olmadı ki ya, ha açıkken ha kapalıyken ister erkek olsun ister kadın yaşamımın iki boyutunda da bu tür şeyler yaşadım. Tacizin tecavüzün açığı ile kapalısı ile alakası olmadığını iyice anladım. Ve bu aşamada en büyük kırgınlığım kadınlara, kadınlığa... bizler gelecek nesillerin annesiyiz. Bu insanları biz doğurup biz yetiştiriyoruz. Sevgi beslemeyi öğretemiyorsak bile saygı duymayı öğretmeliyiz. Öğretmelilerdi... ama hala çok geç değil benim hala ümidim var