❀꧁꧂❀❀꧁꧂❀
*Soru : Kişi, yaptığının günah olduğunu bilmeden yapsa günahkar olur mu?*
*Cevap :*
*Dârül'İslâm'da* bulunan kişinin, dinin kesin hükümlerini bilmemesi,
başlı başına *günah* sayıldığı için, böyle bir kişinin bu tür hükümleri bilmemesi, mazeret olarak kabul edilmemiştir. *Aksi halde günahtan aklanma gerekçesi olarak başka bir günaha dayanılmış olur.* Bu hususu vurgulamak üzere Zerkeşi, bilgisizliğin mazeret sayılmasının bir kolaylık hükmü olduğunu, yoksa bizâtihi cehle bağlanan bir sonuç olmadığını belirtir ve *İmam Şâfüi'nin* şöyle dediğini nakleder; *“Eğer cahil cehlinden ötürü mâzur sayılsaydı bilgisizlik ilimden üstün tutulmuş olurdu”*
(El-Mensür fi 1-kavâ id, İl, 26-17).
*İnsanların, işlediği hayırlı amelleri tahkiki bir bilgi ile yapmaları hâlinde alacakları sevap, taklidi olarak yapılan bir amelden daha fazladır.*
Aynı şekilde bilerek işlenen bir günahın cezası ile günah olduğunu bilmeden işlenen günahın cezası da bir değildir. *Bununla beraber, kişi öğrenmesi gereken bir bilgiyi, ihmalinden dolayı öğrenmemiş ve bundan dolayı günaha girmiş ise, sorumluluğu da azalmayacaktır.*
*(İşlenen bir günah, âlime bir, cahile iki olarak yazılır. Âlim, günahı için azap olunur. Cahil ise hem günahı, hem de öğrenmediği için azap olunur.) [Deylemi]*
°❀°☆•♡•☆•♡•☆•♡•☆•°❀
ن ح
❀꧁꧂❀❀꧁꧂❀
*Soru : Ekmek ve yemek artıkları lavaboya dökülebilir mi?*
*Cevap :*
Nimetler içerisinde değerinin en çok bilinmesi ve hürmet edilmesi gerekeni ekmektir.
Peygamber Efendimiz (a.s.m.) tarafından *“en hayırlı gıda”* olarak vasıflandırılan ekmeğin,(1) soframızın baş köşesinde bulunduğu şüphesizdir.
*“Ekmeğe hürmet edin, çünkü yerin ve göğün bereketindendir.”*
buyuran Peygamberimiz, ekmeğe layık olduğu kıymeti vermeyenlerin de açlıkla imtihan olacaklarını şöyle beyan eder:
*“Ekmeği hor gören kavmi Cenab-ı Hak açlık musibetine uğratır.”* (2)
Bu hadis-i şeriflerin ne kadar mânidar olduğu ve bilhassa zamanımız insanına ne kadar önemli bir mesaj verdiği açıktır. *Açlık belâsının gelip çatmaması ve bereket hazinesinin kapanmaması için bu nimetin kıymetini bilip en ufak parçasını dahi zâyi etmememiz gerekmektedir.*
*Bununla beraber, yenmeyecek hâle gelmiş ve nimet olmaktan çıkmış kırıntıların ve bulaşık suyunun zaruretten dolayı lavaboya dökülmesinde bir mahzur bulunmamaktadır.*
Diğer taraftan ekşimiş, kokuşmuş ve sağlığa zararlı olan yemekleri şayet hayvanlara vermek mümkün değilse çöpe dökülebilir. Zira artık bu da nimet olmaktan çıkmıştır.
*Bu konuda çok hassas olan kişilere tavsiyemiz lavobaya bir süzgeç konulması ve orada biriken kırıntıları bu şekilde giderlere gitmesini de engellenmiş olmasıdır.*
Kaynaklar:
(1) Kenzü'l-Ummal, 6 :194. (Müsned Kenarı)
(2) Bedrü'l-Mütteka, 2:525. (Mecmau'l-Enhur Kenarı)
°❀°☆•♡•☆•♡•☆•♡•☆•°❀
ن ح