Çocukluk olur, ergenlik olur, gençlik olur, evlilik olur, okul olur, sokak olur, taciz olur, kavga olur... Şöyle bir olay yaşadım ve bundan da böyle bir ders çıkardım dediğiniz o olay neydi?
Ben çok şey yaşadım da canımı en çok sıkan şey, biz 4 kız kardeş bir ara aynı kreşte çalıştık ve bize Ramazanda da devam etmemiz için ekstra ikramiye vereceğini söylemişti. (İkramiye dediği de maaş kadar o da 100 tl. Hakkımız öyle de felaket yendi yani.)
Sonra biz o yazın, yazlıkçı gelen ergenler ve çocuklarla birlikte 4 kişi 60 çocuğa baktıktan sonra bize hakkımızı verse de ablama hakkını vermediğinde o müdireyi dövmek için gidecektim, gözüm dönmüş.
Ben hatırlamıyorum ama bizimkiler beni tutmaya çalıştıkça ben evi dağıtmışım, aynaları camları falan kırmış ve deli gibi bağırmışım. Yaş 16. Gözümün akları kıpkırmızıymış.
Ne zaman ki annem geldi beni sertçe tuttu ve "Senin ecdadın düşmanının yarasını saran kişiler, sen nasıl müslümanım diyene bu şekilde kin güdebilirsin" dedi. Tak diye kendime geldim.
Bana ne yaptı bilmiyorum ama birden bire tüm öfkem, kinim, nefretim sönmüştü. Ablam da beni sakinleştirip "Helal olsun boşver senin üzülmene değmez" demişti.
Ben bir olayla 2 tane büyük ders aldım. Biri annemin düşmanlarına karşı bile kin gütmeyen tavrı. Diğeri ablamın yüce gönüllülüğü ki zaten sonradan kat be kat misliyle çıktı o para. Ve HERKES KALBİNİN EKMEĞİNİ ÖYLE BİR GÜZEL YEDİ Kİ....
İyi ki annem benim annem, ablam benim ablammış. Yoksa 16 yaşındayken 45 yaşında kadın dövecektim ki elimde de kalırdı, minnak bir şey.