Senin anlattığın kişi babam
Annesini 12 yaşında kaybetmiş dedem hemen evlenmiş babam.okulu bırakıp İstanbula gelmiş (babanem ölmeden önce hep dermiş gidin bu köyden kalmayın İstanbula gidin diye)
Babamı akrabalar kızları var diye eve almamışlar sokaklarda dükkanlarda kalmış.Calismis halde otogarda fabrikalarda manavlarda sonra Allah yüzüne bakmış iyi bir fabrikaya ise girmiş patronu babamı hemen fark etmiş yanına almış şoför olarak patron sforu olmuş.Hayati değişmiş babam 67 yaşında şimdi.Memeleketten annemle evlenmiş, anneme ilk günün sabahı anamda bacimda babamda kardeşimde karimda herseyim sensin birbirimizi uzmeyelim söz ver demiş.Babam hepbir kizi olsun istermis anama benzesin dermis.Ben gercekten babaneme benziyorum babam benden hic birsey esirgemeden buyuttu beni maddi ve manevi , ama kendine hic birsey almazdi simdi daha iyi anliyorum annem hep babama alirdi babam kendine alinani hep cok gorurudu ihtiyacim yok vs derdi Hicbir gun bu yemek niye boype bu ev niye boyle bubhayat neden böyle gibi şikayet eden hırslanan isyan eden bir tarafını görmedim hic sikayet ettigini duymadim.Annem hep babamı buruk görürdü babam hastalaninca uykusnda anam diye inlermis ananem bile aglar başında beklermis.
Annemde babamda birbirlerini başının üstünde tuttular hep nitekim bana da öyle davrandılar.
Onlar büyüdüklerinde şartlar maddi manevi şartlardaki yokluk onları aza kanaat etmeye itiyor, ama ailesindeki kişilere kendi imkanlarını sunma isteğini arttırıyor sanki kendi yapamadıklarını full onlar yaşasın diye benim içimde kaldı onların kalmasın, onlar yaparsam ben zaten mutlu olurum düşüncesi ile.
Siz göz ardı etmemeye esinizi devam edin onunda kendini ne kadar istemiyormuş gibi girunsede değerli, özverili davranıldigini hissetme ihtiyaci var hatta kendisi bile farkında değil.
Benim babam şimdi torunu için ölüyor, ben misim gibi davranıyor o kadar belli ki hatta şimdi rüyalarında gece Ayça diye konuşuyormuş ❤️