Konuşmak istediğinizi anlayabiliyorum ama en ufak bir lafımız bile mühürlenebilir. Ağzımızdan çıkana dikkat etmek lazım, henüz ölmedik. O kadın da belki bundan birkaç sene önce böyle bir şey söyleseler kahkaha dolusu gülerdi ama bak, şimdi bu halde.
Kınamayalım ve kesin konuşmayalım ki imtihanımız olmasın. Ben yapmazdım, etmezdim demek herkes için çok kolay ama kimse sınanmadığı günahın masumu değildir.
Üzeyir (as) "Allahım acaba sen nasıl diriltiyorsun?" Diye merak etti diye kendisini 100 sene ölü yatırıp diriltti. İbrahim (as) "Dirilteceğinden hiç şüphem yok Allahım ancak bunun şeklini merak ediyorum." Dedi diye de 4 farklı kuşu öldürtüp dirilterek gösterdi. Yani demem o ki, onlar peygamberdi ve birinin diriltilmeyi merak ederken kullandığı söz imtihanı oldu, diğerinin sözlerindeki dikkat hayatını kurtarmasına sebep oldu.
Yine buna benzer bir olay, Yakup (as) büyük oğulları bir kadından, Yusuf (as) ve Bünyamin aşık olduğu esas kadından olduğu için o 2sine çok düşkündü. Abileri Yusuf (as) ile gezmek istediklerinde onlara "Onu bir kurt veya kurt sürüsünün kapmasından korkarım." Diyerek göndermek istemedi ama ısrar üzerine gönderdi. Orada kullandığı kurta yem olur lafı abilerine ne yapıp da Yusuf (as)dan kurtulacaklarına dair bir fikir vermişti. Yani Yakup (as)ın çok sevdiği oğlunu korumak için kullandığı bu cümle, ömrünün kalanında ondan ayrı ve kör yaşamasına sebep olacak imtihanı oldu.
İmtihan denilen şey ağzımızdan çıkanlardan oluşur. Kınama duası okumayı biliyorsak daha en başından duyar duymaz okumamız lazım. Bilsek de bilmesek de bu tür şeylere yorum yapılmaz, yapılmamalı. Bizden çıkmayan, Allah korusun evladımızdan çıkmasın.
Elhamdülillâhillezî âfânî mimmebtelâke bihî ve faddalenî alâ kesîrim-mimmen haleqa tefdîlâ.