✨️Müslüman kimsenin söylememesi gereken tehlikeli sözler✨️

Question

✨️TEHLİKELİ SÖZLER

1-Allahım bizi de gör artık.

2-Burası Allahın unuttuğu yer.  

3-Allah yazdı ise bozsun.

4-Allah gelse bile seni elimden alamaz.

5-Allah özenmiş de yaratmış. _"(Özenmek acizliktir. Allah aciz değildir. "Ol" der "olur".)"_

6-Allah bizi unuttu. _"(unutmak fanilerin işidir)"_

7-Bu işte bir Allah'a birde sana güveniyorum, demek,

_"(Güven hususunda Allah ile o kimseyi ortak kılmak demektir)"_

8-Önce Allah' a sonra sana emanet ediyorum, demek.

_"(Emniyet hususunda Allah ile kimseyi ortak kılmak demektir)"_

9-Yukarıda Allah var demek.

_"(Allah yukarıda, aşağıda, ileride, geride değildir, mekandan münezzehtir)."_

10-Bir gemi için "Tanrı bile batıramaz" demek.

11-Bundan iyisini Allah bile yapamaz, demek.

12-Dini bir hükümle alay etmek. _"(Namaz, Oruç gibi, hükmü Kuran ve Sünnetle sabit bir olan bir ibadet ile alay etmek, espri konusu yapmak dinden çıkmaya sebep.)"_

✨️KADERLE İLGİLİ TEHLİKELİ SÖZLER

1-Kader utansın.

2-Böyle kadere lânet olsun.

3-Kaderi kötüymüş.

4-Kaderin oyunu

5-Kadersizim

6-Kaderim kader değilmiş 

7-Alnına kara yazı yazılmış.

✨️İNSANLARIN BİRBİRİNE SARFETTİĞİ TEHLİKELİ SÖZLER

1-Seninle cennete bile girmem

2-Cehenneme kadar yolun var

3-Yüzünü gören cennetlik

4-"Allah belanı versin" demek

5-Bir iş yaparken "ben bunun Allah'ını yaparım" demek

6-"Allahın belası" demek

7-"Allahın cezası" demek

8-Yalansız iş mi var, demek

9-Yalandan kim ölmüş, demek,

10-Biz de yalan çok, demek

11-Fala inanma falsız kalma... demek.

_"(Fala bakmak, baktırmak haramdır, Gaybı, geleceği Allahtan başka kimse bilmez.)"_

12-Kahpe felek 

*****aletin bu mu dünya.

✨️*ŞARKILAR-TÜRKÜLERE GİRMİŞ OLAN TEHLİKELİ SÖZLER*

1-Kahpe kader

2-Secd*****im taparcasına

3-Bir sana taptım bir de Tanrıya

4-Tanrım Madem unutacaktın beni neden yarattın

5-Kuluna kul oldum severek taptım

6-Alıştım kaderin zulmüne artık

7-Rabbim adaletin bu kadar mı?

8-Sensiz cennet bile sürgündür bana

Not: Kasten illa billah demeden sadece “Lâ havle ve lâ kuvvet” demek küfür alametidir. 

_"(Çünkü Bu Allah’ın kudretini inkâr anlamına gelir.)"_ 

Doğrusu “Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh” demektir ki “Allah’tan başkasında kuvvet ve hareket ettirme gücü yoktur.” demektir.

❗️*Bu sözlerin bir çoğu imanı alır götürür. Tevbe etmeyi ve İmanı yenilemeyi gerektirir. Bilmeden söylemekte de büyük günahtır. Bu ve buna benzer sözlerden sakınmak gerekir. Çünkü islâmda cehalet, bilmemek özür değildir.*❗️

✨️Bu sözlere Din literatüründe Elfâz-ı Küfür denir. Ecdâdımız bu hususta cildler dolusu kitaplar yazmıştır. En dikkatsiz olduğumuz, önemsemediğimiz konulardan birisi de budur.

Answer 1

Arkadaşlar kimin umurunda olur kimin olmaz bilemem ama ben daha da böyle postlar paylaşmama kararı aldım.

Kanıt sorana kanıt veririm.

Ama sormadan "bence ahalisi" olarak kendi kanaatince kanıt sunmadan ve güzel konuşmayan insanlarla "açıkça" uğraşmak istemiyorum.

Tartışma veya çekişme insanı değilim, öyle bir durum vaki olduysa haklarınızı helal edin. Benden yana helal olsun.

Ben de insanım ve üstüne hamileyim, böyle hassas bir dönemde daha da hassas olduğum bir konu hakkında kanıt istendiğinde kanıt sunduğum halde delilsiz reddiye yapılması beni yıpratıyor.

Sözüm de şahsi algılanmasın lütfen, kimseyi tanımam etmem. Kimse de beni tanımaz etmez.

Allah hepinizden razı olsun, cennette Rasulullah (sav) ve ashabı kiram efendilerimize komşu olarak buluşmak dileğiyle. Allaha emanet :)

Answer 2

Önce Allah a sonra sana emanet sözünde birşey yok bence

Comments

Bir olamaz zaten. Cümlede eşitlik iması yok. Senden sonra Allah a emanet ol demek istiyoruz

---

Son cümle yanlış oldu. Önce Allah a sonra sana emanet demek istiyoruz

---

Aynen bende bunda yanlış olduğunu düşünmüyorum çünkü niyetimiz önce Allah'a emanet etmek öncelik O'nun. O'ndan iyi koruyan tabii ki olamaz. Kula göz kulak ol manasında 'sonra sana emanet' diyoruz. Hâşâ ortaklık bakımından asla demiyoruz, demeyiz de ama böyle yazıyorsa kitaplarda daha dikkat ederiz. Rabbim küfrden korusun hepimizi

---

Bilmiyorum ben hiç bir yerde bu tarz bir yazıya denk gelmedim bana da mantıksız geldi açıkçası ama birilerine soracağım bakayım ne diyecekler

---

Tamam canım buraya da yazar mısın bende merak ettim

Answer 3

5ten sonra biraktim. Sadece su dikkatimi cekti 5teki ozenmek birine ozeniyo anlaminda degil yani en iyisini yapmak anlaminda kullaniliyo.

Comments

Allah özenmekten münezzehtir haşa böyle diyen birisi diğer insanları Allahın özenmeden yarattığını ima etmiş olur.

---

Yahu bu kinayedir, oyle yapmistir diye demiyor kimse. Karsidaki kisinin guzelligini vurgulamak icin diyor. Allah'a laf atmiyor veya imada bulunmuyor. Herseyi yaratan Rabbim ona mi laf deniyir veya denmiyor mu ayirt edemiyor da dikkat edin diyosunuz. Laflari abartacaginiza baska seyleri abartin.

Answer 4

Emeğine yüreğine sağlık Allah razı olsun ☺️❤️

Answer 5

Haşa tanrı bile bu tekneyi batıramaz , dedi ve su alan teknede can verdi TİTANİK kaptanı

Allah razı olsun canım . La havle yi öğrenmiş oldum bak ne denmez diye sayende 

Answer 6

   Yüzünü gören cennetlik demenin nesi tehlikeli.Yani seni o kadar az görüyorum ki cennet ehli gibi mutlu ve seçilmiş hissediyorum demek istiyor.

Allah özenmiş demek daha da üstüne düşmek anlamında kullanılmış .İmrenmek anlamında değil.

Kaderi kötüymüş demenin nesi tehlikeli? İyi kader kötü kader yok mudur?2 yaşında tec*vüz edilen öldürülen bebek için kaderi kötüymüş demek niye tehlikeli 

Vs vs daha birçok şey sıralayabilirim.Bunları bilmeden söylemek bile büyük günah diyorsunuz.Unutmayın ameller niyetlere göredir.Hz Musa'nin Allahla arkadaşı gibi konuşan çobanla arasında geçen kıssa gibi. Günah uydurmayın bence( bazı maddelere evet ben de katılıyorum nahoş söylemler ama kesinlikle çok çok büyük günah olduğunu düşünmüyorum .

Comments

Herkes bildiğini paylaşmaya devam edebilir. Kafamıza yatmayanı araştırıyoruz zaten. Biz araştırarak öğrenebiliriz diye hocalar anlatmaktan vazgeçmiyor. Her müminin görevidir bildiğini aktarmak. Körü körüne inanan internete yazıp ilk önüne çıkana da inanır zaten. Sen yolundan vazgeçme hem sana iyi geliyor hem bize hatırlatıyor

---

Allah razı olsun ikinizden de, inşallah cennette de buluşuruz :)
Allaha emanet, iyi geceler.

---

Cicikuş, biz Alaskayla konuştuk çözdük ya da birbirimizi anlamaya çalıştık diyelim. İyi akşamlar Alaska.

---

Alaskayla konuşuyorum zaten. Sadece umarım ki hevesini kıran sen değilsindir :)

---

Ben ne hakaret ettim, ne aşağılayıcı konuştum, fikirlerimizi sunduk her iki yorumda da. Hepimiz de burada fikirlerimizi tartışacak kadar olgunuz saygı çerçevesinde. Dolayısıyla aldığı karara da saygım var.

Answer 7

Canım Allah razı olsun rabbim mizanina koysun hemen ekran görüntüsü aldım bilmeden neler sarfediyormusum 

Answer 8

Ne güzel yazmışsınız İnşallah demiyenlerden oluruz

Answer 9

Allah razı olsun.

Answer 10

Özelden yazdım  dönmedin bana küstüm sana

Comments

Uzun uzadıya dönmem gerektiği için mesajlara henüz dönmedim nolur kusura bakma şahsi değil, bir de pazar olduğu için eşimleyim boş olduğum ilk an inşallah döneceğim ❤️

---

Kız şaka yapıyorum arayamı kaynadı acaba dedim

Answer 11

Çok güzel bilgiler eline sağlık. Böyle aydın, bilgili kişiliklere çok ihtiyacımız var

Answer 12

"Rabbim adaletin bu kadar mı" Şarkısını çok sık dinlerim ama o kısım geldi mı tekrarlamıyorum. Yine de günah sayılır mı? 

Comments

Genel olarak şarkı dinlemek günahtır, 2 günahı cem etmek gibi olur.

---

sarki dinlemek neden gunah ya

Answer 13

Ellerine sağlık çok faydalı olmuş 

Answer 14

Ayyyyy ayyyyy Allah'ım sen affet. Ben bazenLa havale vela kuvvete diyorum devamı gelmiyor ama bilerek değil.  Çok kötü oldum şu an ya ಥ_ಥ

Answer 15

Okurken dedim bunu Alaska yazmıştır diye 

Allah razı olsun eline sağlık çok yararlı bilgi gerçekten. 

Sesli şekilde eşime okudum arada birkaçını kullanıyoruz maalesef 

Answer 16

 İsyan içeren şarkılar   da   dinlemek  hükmü nedir

Comments

Evet ya çok yanlış cümleler kullanılıyor şarkılarda,bazen dinlerken ne diyo bu adam diyorum tövbe tövbe.

---

Genel olarak şarkı dinlemek günahtır, 2 günahı cem etmek yine günah olur.

---

Cem etmek anlamadım   hocaya giderken  kadınların içinde  müzik eğlence yapabilirsiniz demişti hocamız

---

Cem etmek birleştirmek demektir. Çalgı çengi ayetle sabit büyük günahtır ve çok ince meseledir güzelim, Örneğin ney ve defe izin var denilir ama her fert bunun altından hakkıyla kalkamayacağı için (yani suistimal edeceğinden dolayı) toptan caiz değil denilmiştir.

---

Hangi ayette müzik dinlemek günah deniliyor, benim bildiğim diyanetin de belirttiği müziğin günah olduğuna dair net bir ayet olmadığı yönünde.

---

Lokman suresi 6. Ayette geçen lehvel hadis (boş söz) buradaki Lafzı tefsir alimleri çalgı çengi şarkı olarak yormuşlardır. Hüküm de o sebeple günah olarak verilmiştir.
“İnsanlardan öylesi var ki; bilgisizce (insanları) Allah’ın yolundan saptırmak ve sonra onunla alay etmek için, boş sözü satın alırlar! Onlar için alçaltıcı bir azap vardır!”

“Lokman Suresi 6. ayet bu husus için (yani müzik için) indirildi!” Tirmizi 1298, Taberani Mucemu’l-Kebir 8/7749, 7805, 7825, 7855, 7861, 7862, Beyhaki 11055, Albânî Silsiletu’l-Ehâdîsi’s-Sahîha 6/1016

---

Bu konuyu farklı yorumlayanlar da var, hatta hepsinin ortak yorumu boş sözden kastın insanları herhangi bir bilgi veya delile dayanmaksızın Allah yolundan uzaklaştırmak ya da dinle alay etmek için söylenen sözler olarak yorumlamıştır.

---

Ömer Çelik Meali    İnsanlar arasında öyleleri var ki, hiçbir doğru bilgiye dayanmaksızın halkı Allah yolundan saptırmak ve dini alay konusu yapıp gözden düşürmek için aldatıcı, oyalayıcı ve saptırıcı sözleri satın alır. Böyleleri için alçaltıcı ve aşağılayıcı bir azap vardır.
    Diyanet Vakfı Meali    İnsanlardan öylesi var ki, herhangi bir ilmî delile dayanmadan Allah yolundan saptırmak ve sonra da onunla alay etmek için boş lafı satın alır. İşte onlara rüsvay edici bir azap vardır.  
    Diyanet İşleri (Eski) Meali    İnsanlar arasında, bir bilgisi olmadığı halde Allah yolundan saptırmak için gerçeği boş sözlerle değişenler ve Allah yolunu alaya alanlar vardır. İşte alçaltıcı azap bunlar içindir.   Elmalılı Hamdi Yazır Meali    Bayağı insanlardan kimi de vardır ki, bilgisizce Allah yolundan saptırmak ve onu eğlence yerine tutmak için laf eğlencesi (veya boş söz) satın alırlar. İşte onlar için aşağılayıcı bir azab vardır.
    Elmalılı Meali (Orjinal) Meali    Bayağı insanlardan kimi de vardır ki, Allah yolundan bilmiyerek sapıtmak ve onu eğlence yerine tutmak için lâf eğlencesi satın alır, işte bunlara mühîn bir azâb vardır
    Hasan Basri Çantay Meali    İnsanlar içinde, bilgisizce, Allah yolundan sapdırmak, o (yolu) bir eğlence edinmek için (icâd edilmiş) boş lâfa müşteri çıkan (nice) adam vardır. İşte onların, (evet) onların (hakkı) horlayıcı bir azâbdır.
    Hayrat Neşriyat Meali    İnsanlardan öylesi de vardır ki, Allah yolundan saptırmak ve onu bir eğlence edinmek için, bilgisizce (âkıbetini düşünmeden) o boş sözleri satın alır (onlara rağbet eder). İşte onlar için (pek) aşağılayıcı bir azab vardır.

Hepsinin ortak noktası Allah yolundan uzaklaştırmak ya da alay etmek için sarfedilen sözler, dinle alay edip, eğlenilmesidir. Müzik dinlemekle alakalı herhangi bir hüküm yoktur.

---

Ancak bizim için günümüz insanlarının mealleri değil, sahabe-i kiramın tefsiri esastır. Tefsir de yukarıda zikredilendir.

---

Dikkatini çekerim senin yazdığın tefsirde de çalgı veya müzik kelimesi geçmiyor. Bunu senin eğitim aldığın medrese böyle açıklamış, sen de doğru kabul etmişsin. O zaman çook büyük günah diye kesin hükümler vermek yerine İsmail ağa cemaatinde böyle öğrendim demen lazım. Bu cemaatin yorumlarının gerçek olduğu ne malum? Sen inanabilirsin ama yazmayan bir şeyi kesin günah diye başkalarına aktarman çok yanlış.

---

Bunu ibni kesir tefsirinde bulabilirsiniz. Kendi okuduğum yer kendi kafasından fetva veya tefsir yapmaz, yaparsa da uyarılır veya haddi aşmaması gerektiği bildirilir. Haddi aşarsa da orası daha da güvenilir bir yer olmaz.
Tefsir demek, hadisi şeriflere bakarak bu ayet nerede inmiş, ne üzerine inmiş, üzerine Allah rasulü (sav) ne buyurmuş ve hangi mesele için nasıl bir açıklama yapmışlar ona bakılır.
Size bu tefsiri okuduğum yerin yaptığını kim söyledi? Alusi tefsirine de bakabilirsiniz. Bu tefsirler hangi dönemde, kimler tarafından, hangi deliller nas alınarak yazılmış buna da bakınız.
Bizim için Ahmet Mehmet'in önemi yoktur. Bizim için Kuranı kerim ne diyor, ayeti açıklarken Allah rasulü (sav) ne demiş ve hangi hal üzerine böyle bir vahiy gelmiş konusu önemlidir. Aksi türlü arapça bilen herkes meal çıkarabilir. Meal denilen şey kelime manasını vermektir. Ancak tefsir o ayetin neden ve nasıl indiğini sahabe-i kiram efendilerimizin hadisi şerifleri baz alarak açıklamasıdır.
O sebeple bir ayete günahtır veya değildir hükmü vermek için öncelikle o ayet inerken bizatihi şahit olan mübarek şahısların sözlerine danışılır. Bunu da ibni kesir ve alusi gibi büyük alimler zaten yapmışlar.
Hükmün de çalgı çengi müzik için olduğunu da apaçık beyan etmişler.
Hadisi şeriflerin önünü ve arkasını bilmeden konuşmamak lazım.

---

işaret sayılabilecek nitelikte ifadelerinin bulunduğu bilinmektedir. Nitekim o, nikâhın duyurulması için def çalınmasını öğütlemiştir (Tirmizî, Nikâh, 6 [1089]; İbn Mâce, Nikâh, 20 [1895]). Yine bir bayram günü Hz. Âişe’nin yanında def çalıp türkü söyleyen iki câriyeye çıkışmak isteyenlere “Bırakın bugün bayramdır” diye uyarıda bulunmuştur (Buhârî, ʽÎdeyn, 25 [987]; Müslim, Salâtü’l-ʽîdeyn, 17 [892]).  Bunları görmezden geliyorsunuz o vakit. Bence de iyice araştırmadan önünü arkasını bilmeden konuşmamak lazım.

---

Alaska senin  yorumuna göre  dınayet hocası  bıze Yannis eğitim mi vermiş oluyor   bu kadar kesin konuşmak ne kadar doğru sonuçta doğruyu yalnızca Allâh bilir  öyle değilmi

---

Ne doğru ne yanlış bilemem. Bilgim yetmez ama Alaska ve rlm ikinize de bayıldım. Bir münakaşa bu kadar güzel olabilirdi.

---

Aynen öyle saygıyla

---

Zaten yukarıda size "Örneğin ney ve defe izin var denilir ama her fert bunun altından hakkıyla kalkamayacağı için (yani suistimal edeceğinden dolayı) toptan caiz değil denilmiştir." Demiştik. Hiçbir hadisi görmezden gelmiyoruz yani. Bunu da imamı Rabbani (ks) hazretlerinin mektuba adlı eserinde bulabilirsiniz.
İyice araştırmadan, önünü arkasını bilmeden konuşmaktan kasıt bu hususta sahabelerin bilhassa tabiin ve tebeuttabiin zümresinin sözleri esas alınır. Bu da yine hz Alinin (ra) gözetimi altında kurulmuş pek çok mutasarrafın kuranı kerimi yazmaları ve ders aldıkları zamanın talebelerinin de yine hadisi şerifler ve sahabe ışığı altında yazdıkları tefsirler esastır.
Diyanete gelirsek, 1960 70 senelerinden mezun olmuş pek çok hocamız vardır, hızırali muradoğlu veya bayram ali öztürk gibi. Bakın bu insanlar ehli sünnet itikadını savunurlar. İtikat meselesinde 1 yanlış 9 doğruyu götürür.
"bu kadar kesin konuşmak ne kadar doğru sonuçta doğruyu yalnızca Allâh bilir  öyle değilmi" Diye sormuşsunuz. Hayır, İslam kesindir. Hükümler yalnızca Allah tarafından bilinir demek ayet ve hadislerle aşikar ilan edilen hükümlerin kesinliğini sorgulamaya girer. Allahü teala kjyamete kadar olacak her meseleyi 23 senede çoktan bildirmiştir.
Namazın 5 vakit olduğu ayetlerde geçmez ancak hadislerde geçer. O zaman biz namazın kaç vakit olduğunu ancak Allah bilir mi diyeceğiz? Kuranın bir kısmı nasihat, bir kısmı hüküm, diğer bir kısmı da kıssalardan ibarettir. Arapça indirilmesindeki ince mesele burada yine açığa çıkıyor, az lafla çok söz anlatmak. Bir ayette 60bin mana vardır denilir, bizim mealden anladığımız yüzeysel ayetler olduğu kadar ancak tefsirine bakarak algılayabileceğimiz ayetler de vardır. Bu yüzden alusi, ibni kesir, ruhul beyan gibi tefsirler yazılmıştır. Hepsi de hadisi şerifler ışığındadır.

---

Kusura bakmayın ama herkes hakkıyla altından kalkamayabilir, o yüzden toptan yasaktır kısmı nerede? Kaynağı nedir? Siz kendiniz yorumlamışsınız bunu. Ya da böyle yorumlayanları sadece ciddiye almışsınız. Kaynak sunarsanız bu konuyla ilgili ben de görmek isterim, nerede yazıyor bu sebeple def ve ney büyük günahtır diye.

---

Biraz uzun oldu kusura bakmayın, cevaplamak da uzun sürdü biraz beklettim ama yardım almam gerekti. Buyrun;

1. Ebu Amir ya da Ebu Malik el-Eş’ari (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi: Allah’a yemin olsun ki, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Ümmetimden bir takım kavimler gelecek; zinayı, ipeği, içkiyi ve çalgı aletlerini helal sayacaklar! Yine bir takım topluluklar bir dağın yanına konaklayacaklar. Onlara ait koyun sürüsü ile bir çoban her sabah onlara gelecek. Bunlara bir de fakir ihtiyacı için gelecek de ona; "Sen bize yarın gel," diyecekler. Bunun üzerine Allah, dağı geceleyin onların üzerine indirip bir kısmını helak edecek, diğerlerini de kıyamet gününe kadar maymunlar ve domuzlar şekline çevirecektir!” Buhari 12/5649

2. Enes bin Malik (Radiyallahu Anh) şöyle dedi: Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Dünyada da, ahirette de lanetlenmiş iki ses vardır! 1) Nimet sırasında zurna sesi ve 2) Musibet sırasında bir inleme.” Bezzar Müsned 1/377, 795, Ebu Bekr eş-Şafii er-Rubaiyyat 2/22, ed-Dıya el-Makdisi, el-Ehadiysu’l-Muhtare 6/188, 2200, 2201

3. Cabir bin Abdullah (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi: Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Ben ağlamayı yasaklamadım! Fakat ben, ahmak ve günahkâr iki sesi yasakladım! Birisi oynama ve oyalanma namesi sırasındaki ses ve şeytan zurnaları! Diğeri ise, musibet halindeki ses ve yüzlere vurmak! Yakaları yırtmak ve şeytan inlemesidir!” (Hâkim 4/40, Beyhaki 4/69, Şuabu’l-İman 7/241, 1063, 1064, İbni Ebi’d-Dünya Zemmu’l-Melahi 159/1, Acurri Tahrimu’n-Nert 201, 63, Beğavi Şerhu’s-Sünne 5/430, 431, Tayalisi Müsned 1683, İbni Sad Tabakat 1/138, İbni Ebi Şeybe el-Musannef 3/393)

4. Enes bin Malik (Radiyallahu Anh) şöyle dedi: Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: “Ümmetim altı şeyi helal sayarsa, artık helak olurlar!
1) Aralarında lanetleşme ortaya çıkarsa,
2) İçkileri içerlerse,
3) İpek giyerlerse,
4) Şarkı söyleyen cariyeler edinirlerse,
5) Erkekler erkeklerle yetinirse (cinsel ilişkiye girerse)
6) Kadınlar kadınlarla yetinirse (cinsel ilişkiye girerse.)” (Taberani Mucemu’l-Evsad 1/59, 1060, Beyhaki 5/377, 378)

5. Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma) şöyle demiştir: “Def haramdır! Çalgı aletleri haramdır! Davul haramdır! Zurna haramdır!” Beyhaki 10/222

6. İmam Evzai (Rahmetullahi Aleyh) şöyle dedi: Ömer bin Abdulaziz (Rahmetullahi Aleyh), Ömer bin el-Velid’e şu ifadelerin de yer aldığı bir mektup yazdı: “...Senin çalgı aletlerini ve zurnayı açıkça kullanman, İslam’da bir bid’attır! Senin saçını kötü bir şekilde çekip alacak birisini sana göndermeyi içimden geçirdim!” (Nesei 2/178, Ebu Nuaym el-Hilye 5/270, İbni Abdilhakem Siretu Ömer bin Abdulaziz 154/157)

7. Ebu Hafs el-Ümevi, Ömer bin Abdullah şöyle dedi:

8. “Ömer bin Abdulaziz (Rahmetullahi Aleyh) çocuklarının terbiyecisine mektup yazarak onları çalgı aletlerinden nefret edecek şekilde eğitmesini emretti ve Ömer bin Abdulaziz (Rahmetullahi Aleyh) şöyle dedi:
"Senin vereceğin edep ve terbiye sonucunda çocukların ilk inanmaları gereken husus, şeytandan başlayıp sonu Rahman’ın gazabına ulaşan çalgı ve eğlence aletlerinden nefret etmeleri olsun! Çünkü ilim ehlinden güvenilir kimselerden bana ulaştığına göre; ‘Çalgı aletlerinin çalındığı yerde bulunmak ve şarkıları dinleyip, onların düşkünü olmak, suyun otu yeşerttiği gibi kalpte münafıklığı yeşertir!’
Allah’a yemin ederim ki, bu gibi yerlerde bulunmayı terk etmek suretiyle bundan sakınmak, hiç şüphesiz ki akıl sahibi bir kimse için kalbinde münafıklık üzere sebat etmekten daha kolaydır!” (İbni Ebi’d-Dünya Zemmu’l-Melahi 6/1, Ebu’l-Ferec İbnu’l-Cevzi 250)

İslam alimleri buyuruyor ki; (buradan sonrası kopyala yapıştır olarak yazılmıştır, benim yazım değildir.)
1. İbni Hibban'ın bildirdiği hadis-i şerifte Resulullah, (sav) develerin boyunlarındaki ceresleri [çanları] çıkarmıştır. Halbuki çan şehveti tahrik etmez. Çan bulunan yere rahmet melekleri girmiyor. Artık çalgıy, çalgı aletlerini siz düşünün.
2. Şeyh-ul-islâm Ahmed İbni Kemal efendi hazretleri Kırk Hadis kitabında buyuruyor ki: "Mizmarları kırmak ve hınzırları ö|dürmek için gönderildim." hadis-i şerifindeki mizmar, bütün çalgı aletleridir. Bu hadis-i şerif, her çeşit çalgıyı ve domuz eti yemeyi yasak etmektedir.
3. Hazret-i Ebu Bekir, iki küçük cariyenin def çalıp şarkı söylediklerini gördü ve onları azarlayarak "Şeytanın çalgısını mı çalıyorsunuz?" dedi, (Buhari)
4. Hazret-i Ömer, ihramlı bir toplulukta şarkı söyleyen birine, "Allah senin ibadetini kabul etmesin" dedi. (ibni Ebid-dünya)
5. Ashabı kiramdan Enes bin Malik hazretleri "En pis kazanç, şarkı ve çalgı aletleriyle kazanılandır." dedi. (ibni Ebid-Dünya)
6. İbni Abbas hazretleri, "Çalgı aletleri haramdır dedi. (Beyheki)
7. Âişe validemiz, bir evde şarkı söyleyen birini görünce ona, "Yazıklar olsun sana. Bu şeytandandır, bunu çıkarın dışarı." dedi ve onu çıkardılar. (Buhari)
8. Fudayl b. lyad hazretleri, "Müzik ve şarkı, zinanın teşvikçisidir" dedi. (bni Ebid-dünya)
9. Şeyhül Islam Ahmed ibn-i Kemal Paşazade, Risale-i Münire'de buyuruyor ki: "Cevâhir-i Fetâvâ kitabında "Raks [oyun], şarkı ve çalgı haramdır" diyor.
10. İstihsân kitabında çalgı dinlemenin haram olduğu bildiriliyor.
Hidâye kitabının sahibi, "Şarkı söyleyenin şahitliği kabul edilmez" diyor.
11. Tefsir âlimlerinin büyüklerinden Imam-ı Kurtubi, "Şarkı söylemek, ney çalmak ve raks etmek icma ile haramdır" diyor.
12. Abdülkadir-i Geylani'nin "Raksa helal diyen kâfir olur" fetvası vardır. (Vesiletü'n Necat kitabı)
13. Şeyh Muhammed Rebhami hazretleri buyuruyor ki: "Saz, tanbur, def, ney ve diğer çalgı aletlerini çalmak, Allahü teâlânın emrini tutmamak olur." (Riyad-ün-Nasıhin)
14. İmam-ı Şa'rani hazretleri buyuruyor ki:"Hakim-i Tirmizi'nin Nevadiru'l Usul adındaki kitapta rivayet ettiği hadis-i şerifte Resul-i Ekrem efendimiz (sav), "Her kim şarkı sesine kulak verirse, onun ruhanileri dinlemesine izin verilmez" buyurdu. Oradakilerden biri tarafından, "Ya Resulallah, ruhaniler kimlerdir?" diye soruldu. Resulullah da, "Cennet ehlinin okuyucularıdır" buyurdu. (Muhtasar-ı Tezkire-i Kurtubi)
15. İmamı Birgivi hazretleri buyuruyor ki: "Saz dinlemekten kulaklarını korumalıdır. (Risale-i Birgivi)
16. "Şarkı, Kitap ve Sünnetle yasaklanmıştır. (imam-ı Kurtubi)
17. "Şarkı ve müzik aletlerinin haram olduğu konusunda icma vardır." (ibni Salâh)
18. İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor ki: Imam-ı Şami, Mültekıt kitabinda "Hiçbir âlim, teganniye mubah demedi" buyurdu. (mektubat- i rabbani 266. mektub)
19. "Kur'an-ı kerimi musiki perdelerine uydurarak okumak haramdır. (Fetava-i Bezzâziyye)
20. "Çalgı çalmanın haram olduğu, icma ile bildirildi." (Makamat-ı Mazheriyye)
21. "Çalgı çalarak veya oyun arasında Kur'an okuyan kâfir olur." (Tergib-üs-salât)
22. "Dümbelek, ney, saz çalmak haramdır." (Tahtavi şerhi)
23. "Teganni ile okuyan bir imamın arkasında kılınan namazın iadesi gerekir." (Halebi)

Not; Kur'an-ı kerimi, Arap şivesine uygun, tecvid ile ve güzel ses ile okumalıdır. Ebu Davud'daki hadis-i şerifte, "Kur'anı güzel sesle okuyun" buyuruldu. Yani "Allah'tan korkarak okuyun' demektir. Bu da, tecvid ilmine uyarak okumakla olur. Yoksa, harfleri, kelimeleri değiştirerek, manayı, nazmı bozarak teganni ile okumak haramdır. (Berika)
24. "Teganni haramdır." (Tibb-ün-nebevi)
Kur'an-ı kerimi teganni ile okumak ve dinlemek haramdır.
25. Burhâneddin-i Mergınânî hazretleri buyurdu ki: Kur'an-ı kerimi teganni ile okuyan hafıza, ne güzel okudun diyen kimsenin imanı gider. Tecdidi iman gerekir. Kuhistânî de, böyle yazmaktadır. (Dürr-ül-müntekâ)
25. "Teganni ile şarkı söylemek ve dinlemek haramdır. Tekkelerde ilahiler okuyarak raks etmek, oynamak, dönmek haramdır. Şimdi, dinden haberi olmayan fasıklar, böyle usulsüzlük yapıyorlar." (Fetava-yı Hindiyye 5 Cild 352. sahife)
26. Allame Zahirüddin bin Cafer diyor ki: "Mevlidde, salihlerle salevat okumak, her zaman sevaptır. Fakat, buna haram karıştırmak, mesela çalgı, şarkı, raks gibi şeyler yapmak büyük günah olur."
27. Büyük âlim Muhyiddin ibni Arabi (ks) hazretleri Fütuhat-ı Mekkiyye kitabında, raks ile ve dönerek olan semanın yasak olduğunu bildirmiştir. (Mektubat)
28. "Sema esnasında raks (dans) günahtır." (Merec- ül-bahreyn)
Kitab-ül-kırare'deki hadis-i şerifte, kıyamet alametleri sayılırken, "Kur'an-ı kerim mizmardan, [çalgılardan] okunur" buyuruluyor. (Tergib-üs-salât)
29. "Ney de, diğer çalgılar gibi asla caiz değildir. Eğlence ve para kazanmak için şarkı söylemek haramdır. Her çalgıyı çalmak ve dinlemek, raks etmek caiz değildir." (Ünlü fıkıh kitabı Redd-ül Muhtar- ibni Abidin)
30. Allahü teâlânın aşkı ile dolmuş, evliyanın büyüklerinden olan Mevlana Celaleddin-i Rumi hazretleri, ney veya başka hiçbir çalgı çalmadı, Musiki dinlemedi ve raks etmedi. Zikrin kalb ile, sessiz olacağiını Mesnevi'de bildirmektedir." (S. Ebediyye)
31. "Raks ile, söz ile [şarkı, çalgı ile] başkalarını eğlendiren şahit olamaz." (Mecelle m. 1705)
32. "Hak sevgisi ile çalgısız sema dinleyen sıddik, nefse uyup çalgıyla veya çalgısız dinleyen zındık olur." (Siyerül-aktab)
33. "Keyf ve eğlence için, her çalgıyı çalmak ve dinlemek haramdır. Yalnız savaşta, askerin moralini kuvvetlendirmek için, bando, mızıka çalmak ve bunlara sulhta da hazırlanmak ve düğünlerde davul, def çalmak caizdir. Mescitlerde her çalgı haramdır." (Ukud-üd- dürriyye)
34. İbni Âbidin hazretleri buyuruyor ki: "Eğlence veya para kazanmak için başkalarına şarkı söylemek, icma ile (söz birliği ile) haramdır. Çalgı ile raks etmek büyük günahtır. Sıkıntısını gidermek için kendi kendine şarkı söylemek günah değildir. Çalgı olarak, yalnız kadınların düğünlerde raks etmeksizin def çalması caizdir." (Redd-ül- Muhtar)
35. Fısk ve içki içilen yerlerde çalgı çalmak ve bunu dinlemek haramdır. Resulullah (sav) çobanın kavalını işitince, parmakları ile mübarek kulaklarını kapadı ise de, yanında bulunan Abdullah bin Ömer'e kulaklarını kapamasını emretmedi. Bu da, elde olmadan duymanın haram olmadığını göstermektedir.
 'Def, tambur ve her çeşit çalgıyı evinde dükkanında bulundurmak, kendisi kullanmasa bile, satmak, hediye etmek, kiraya vermek günahtır." (Berika)
36. "Müzik, nefsin gıdası, ruhun zehiridir, kalbi karartır." (Dürr-ül mearif)
37. "İlahileri çalgı ile, ney çalarak okumak bid'attir. Harama helal diyen ve haramı ibadete karıştıran kâfir olur." (S.Ebediyye)
38. "Her çeşit çalgı dinlemek haramdır." (Fetava-i Bezzaziyye, Hadika, Ahlak-1 alaiyye)
39. "Müzik bütün dinlerde büyük günahtır." (Dürr-ül- münteka)

---

1. Kur'ân-ı Kerim'de müziğin bir cennet nimeti olduğu ifade edilmiş ve mü'minler buna özendirilmişlerdir. Dolayısıyla genel olarak müzik helaldır. Rûm, 30/15'de şöyle buyurulmaktadır:

"İman edip salih amel işleyenler, bir bahçede nimetlenir ve neşelenirler (yuhberûn)."(14)
Yahya b. Kesîr, Evzâî ve Vek'î, âyette geçen yuhberûn kelimesini "zevk ve şarkı" olarak tefsir etmişlerdir.(15)

Benzer bir yaklaşım Yasin 55′de yer alan “Doğrusu bugün, cennetlikler eğlenceyle meşguldürler” mealindeki ayet-i kerimenin yorumunda sergilenmiştir. Ebu’l-Berekât en-Nesefî (ö. 710/1310) bu ayet-i kerimenin yorumunda kıyâmet günü mü’minlerin, meşgul olacakları nimetlerden birinin de müzik dinlemek olacağından sözetmiştir.

O Allah yeryüzündeki herşeyi sizin için yaratmıştır.”[190]

“Allah size haram kıldığı herşeyi açılamıştır.”mealindeki ayet-i kerimeler.

İbn Hazm bu ayetlerde yeryüzünde var olan bütün varlıkların insanın faydasına yaratıldığı ve hakkında özel bir yasaklayıcı nas bulunmadığı müddetçe de bunların helal olacağını; haklarında özel yasak bulundan şeyler arasında müzik diye bir maddenin bulunmadığını ifade etmiştir. Daha sonra İbn Hazm konuyu doğrudan ya da dolaylı ilgilendiren diğer nasları da dikkate alarak şu yorumu yapmıştır: “Bununla beraber, ameller niyetlere göredir. Kim müziği Allah’a isyan etmek için dinlerse o fasıktır. Bu kural müzikten başka şeyler için de geçerlidir. ibâdetini daha rahat edâ edebilmek ve hayır işlerinde daha faal olabilmek için dinlenme maksadıyla müziği dinleyen kişi ise bununla Allah’a ihsan üzere itaat etmiş sayılır. Bu gibi kişilerin müzik dinlemesi ise haktır doğru bir iştir. Kim de ne ibâdet ne de günah maksadı olmaksızın müzik dinlerse o da fayda ya da zararı olmayan bir işle (lağv) meşgul olduğundan Allah tarafından bağışlanır. Bu çeşit müzik dinleme, dinlenmek için bahçeye çıkma veya kapısının önüne oturma, elbiseleri çeşitli renklere boyama gibi bir şeydir.”
1- Aişe (r.a.)’den rivâyet edilmiştir: “Birgün Ebu Bekir (r.a.) yanıma geldi. Ensardan iki kız benim yanımda Buas günü ensarın söylediği mersiyeler­den söylüyorlardı. Fakat bunlar meslekten şarkıcı değildi. Ebu Bekir (r.a.) “Peygamber evinde şeytan düdükleri mi?” diye çıkıştı. O gün bayram günüydü. Peygamber (s.a.s.):”Ey Ebu Bekir! Her milletin bir bayramı vardır. Bu gün de bizim bay­ramımızdır” buyurdu.
Aişe (r.a.)’den gelen diğer bir rivâyet de şöyledir: “O, bir kadını Ensardan birisi ile evlendirdiği zaman Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştu: “Ey Aişe! Düğününüzde eğlence yoktu. Halbuki Ensar eğlenceden hoşlanır”.
Rubeyy’i binti Muavviz b. Afrâ’dan nakledilmiştir.”Düğün günümün sabahı Rasulullah (s.a.s.) yanıma geldi; senin şu anda oturduğun gibi yatağıma oturdu. Bizim kızlarımız def çalıyor ve Bedir günü öldürülen aile büyüklerimle ilgili mer­siyeler söylüyorlardı. Bir ara birisi:

“Aramızda yarın ne olacağını bilen Peygamber var” dedi.

Bunun üzerine Rasulullah (s.a.s.): “Bunu bırak, diğer söyediklerini söyle!” bu­yurdu.
Tirmizi rivâyeti ise şöyledir: “Nikahı ilan ediniz. Onu mescidlerde yapınız. Nikahda def çalınız.
Aynî, “Bu hadis düğünlerin, zinadan ayırdedilebilmesi için def ve mübah olan şarkılarla ilanının caiz olduğunu göstermektedir” diyerek kendi görüşünü be­lirttikten sonra et-Tevdîh adlı eserden şunu nakletmiştir: “Alimler düğün yemeğinde def vb. aletler eşliğinde eğlenmenin (lehv) caiz olduğunda ittifak etmişlerdir. Hadislerde özellikle düğün üzerinde durul­ması ise, nikahın ilanı ve hukukunun sabit ol­ması içindir.
Beğavî (ö. 516/1122)’nin yorumu da şöyledir: “İmam der ki: “Düğünü ilan et­mek ve düğünde def çalmak müstehaptır” “Ben de derim ki: Düğün ve sünnet düğünlerinde def çalmak bir ruhsattır”.

Enes (r.a.)’den rivâyet edilmiştir: “Peygamber (s.a.s.) bir yolculuğa çıkmıştı. Beraberinde Enceşe adında bir hizmetçisi vardı. Yol boyunca onlara yolculuk türküleri söyler ve develerini sürerdi. Bir ara peygamber (s.a.s.) şöyle bu­yurdu: “Yavaş Ey Enceşe! Testileri düşünerek kervanı yavaş sür”. Bir rivâyette: Enceşe’nin kadınların bulunduğu kafile, Berâe’nin de erkeklerin bulunduğu kafi­leye şarkı söylediği rivâyet edilmiştir.

Seleme b. Ekva’dan rivâyet edilmiştir: “Peygamber (s.a.s.) ile birlikte Hayber’e yola çıkmıştık. Gece gidiyorduk. Kafileden bir kişi Âmir b. Ekva’a -Âmir şairliğiyle bilinen bir kişi idi- “Bize bildiğin şeylerden birşeyler söyle, dinleyelim” dedi. Âmir devesinden inerek şu türküyü söylemeye başladı:

Ey Allahım! Sen olmasaydın biz hidayet bulamazdık.

Sadaka verip, namaz kılamazdık.

Her şeyimiz sana feda olsun, bizi bağışla.

Düşmanla karşılaşırsak, ayaklarımız sabit kıl.

içimize huzur ve güven ver.

Biz, çağrılınca gideriz.

Seslendikçe yardıma erişiriz.

Peygamber (s.a.s.) “Kim bu sürücü?” dedi. “Âmir b. Ekva’” dediler. Peygamber (s.a.s.) “Allah on esirgesin” buyurdu.

Abdullah b. Revâhe’den rivâyet edilmiştir. “O, peygamber (s.a.s.) ile be­raber bir yol­culuğa çıkmıştı. Peygamber (s.a.s.) kendisine: “Ey İbn Revâhe! in de, binek­leri biraz canlandır!” dedi. İbn Revâhe “Ya Rasulallah! Ben bunları bıraktım” karşılığını verdi. Kafilede bulunan Ömer (r.a.) “dinle ve itaat et” dedi. Bunun üzerine İbn Revâhe kendisini hemen yere atarak şunları söyledi:

Vallahi sen olmasaydın doğru yolu bulamazdık.

Sadaka veremez, namaz kılamazdık.

Bize huzur ve güven ver (Ey Allah’ım!)

Düşmanla karşılaşırsak ayaklarımızı sabit kıl”hadisler yolculuk esnasında türkü söyleme ile ilgilidir. Başta İmam Şâfii olmak üzere Şâfiî fakihlerinden Nevevî ve Sübkî; Hanbelî fakihlerinden de İbn Kudâme yolculuk türkülerinin (hidâ) caiz olduğuna delil olarak zikretmişlerdir.

Bu hususta Hanefî alimlerinden Haskefî, Kâsânî, Zeylaî, Molla Hüsrev, Dâmâd ve İbn Âbidîn şöyle demişlerdir: “Kişinin gayri meşru eğlence (levh) maksadı gütmeksizin, yalnızlığını giderme gayesiyle, kendi kendine şarkı söylemesinde bir sakınca yoktur.”
Şâfii mezhebinden Sübkî, şarkı söylemeği meslek edinmeksizin, kendi kendine şarkı söylemede bir sakıncanın olmayacağını ifade etmiştir.

İbn Hacer ve Aynî’nin görüşü şöyledir: “Zinaya düşme tehlikesinin ol­maması (fitne) şartıyla, köle olmasalar da genç kızların şarkılarını dinle­mek caizdir. Çünkü Rasulullah (s.a.s.) “Câriyeteyn” hadisinde bunu engellememiş, aksine Hz. Ebubekir’in karşı çıkmasını en­gellemiştir.

Senin tezlerine karşılık benim de yorumlayacaklarım bunlar mesela. İşte konu burada, sabaha kadar birbirimize yazarız. İslamda doğru tektir diyorsun ama senin fikrinin doğru olduğuna ikna etmeye çalışıyorsun. E benim yazdıklarımı çürütebiliyor musun? Hayır. O zaman büyük günah vb. yorumları yaparken çok dikkatli olmak gerek, bilgilendirmek demek kendi doğrularını aktarmak değildir. Lütfen bu tarz paylaşımlar yaparken kesin, dört dörtlük doğru gibi yazmayın. İnsanları okumaya, araştırmaya yönlendirin. Bizim insanımız 2 bilgiyle herkesi alim ilan edebilme potansiyeline sahip, sen ben bir şey bilmiyorum desen de sana herkes dini bilgisi çok yüksek gözüyle bakıyor. Ben aynı fikirde değilim orası ayrı ama bu da sana ekstra sorumluluk yükler. Sana danışılan bir şeye bilgin dahilinde cevap vermene bir şey demem, herkes aklını kullanıp değerlendirip senin cevabını tartsın Allah akıl fikir vermiş araştırıp kullanmak için, duydukları her lafa da körü körüne inanıyorlarsa da onların sorunu ama bu şekilde post açacak kadar kendinden ve bilginin doğruluğunundan eminsen yardım almana gerek olmamalı. Yetim hakkı yaz, yalan yaz, aldatmacalar yaz sonuna kadar destekleyeyim ama işin farklı boyutlularıyla ilgileniyorsun hep. Bana Rahmanınkulu muydı neydi bir zamanlar kullanıcı vardı, onu hatırlatıyorsun nedendir bilmiyorum.

---

Öncelikle tüm hadislerin HANGİ TARİHTE söylendiğini ve Lokman suresinin de HANGİ TARİHTE ne için indiğini araştırmanızı öneririm. :)
Tıpkı içkinin kademe kademe yasaklanması gibi.
Tüm yazdığınız ayet ve hadisler haktır, şüphesizdir. Ancak vakitleri ve ne için söylendiği/vahiy olarak indiği bilinmeden sizin sandığınız gibi bir zıtlaşma ortaya çıkar.
Bu yüzden tefsir ilmi çok önemlidir diyoruz. Çünkü orada ne zaman, hangi şartlar altında, hangi olay için vahyin geldiği ve bu durumda Allah rasulünün (sav) ne söylediği yazar. :)
Vereceğiniz kaynakların önünü arkasını bilmek derken bundan bahsediyordum.
Estağfirullah ayrıca, ben iddia makamı değilim. Doğru olan birdir, ben bildirmekle mükellefim.

---

E iyi ya yorumlayanları da yazdım o yüzden.
Tekrar yazayım bunu da ekleme yapmıştım.
Senin tezlerine karşılık benim de yorumlayacaklarım bunlar mesela. İşte konu burada, sabaha kadar birbirimize yazarız. İslamda doğru tektir diyorsun ama senin fikrinin doğru olduğuna ikna etmeye çalışıyorsun. E benim yazdıklarımı çürütebiliyor musun? Hayır. O zaman büyük günah vb. yorumları yaparken çok dikkatli olmak gerek, bilgilendirmek demek kendi doğrularını aktarmak değildir. Lütfen bu tarz paylaşımlar yaparken kesin, dört dörtlük doğru gibi yazmayın. İnsanları okumaya, araştırmaya yönlendirin. Bizim insanımız 2 bilgiyle herkesi alim ilan edebilme potansiyeline sahip, sen ben bir şey bilmiyorum desen de sana herkes dini bilgisi çok yüksek gözüyle bakıyor. Ben aynı fikirde değilim orası ayrı ama bu da sana ekstra sorumluluk yükler. Sana danışılan bir şeye bilgin dahilinde cevap vermene bir şey demem, herkes aklını kullanıp değerlendirip senin cevabını tartsın Allah akıl fikir vermiş araştırıp kullanmak için, duydukları her lafa da körü körüne inanıyorlarsa da onların sorunu ama bu şekilde post açacak kadar kendinden ve bilginin doğruluğunundan eminsen yardım almana gerek olmamalı. Yetim hakkı yaz, yalan yaz, aldatmacalar yaz sonuna kadar destekleyeyim ama işin farklı boyutlularıyla ilgileniyorsun hep. Bana Rahmanınkulu muydı neydi bir zamanlar kullanıcı vardı, onu hatırlatıyorsun nedendir bilmiyorum.
Neyse daha fazla da uzatmanın anlamı yok. Yazar yazar dururuz.

---

Bu konuda çok haklısınız, bu sebeple de daha da bir şey paylaşmayacağım zaten.
Sadece tekrar etmek istediğim bir husus var, bunlar benim sözlerim veya fikirlerim değil, İslam alimlerinin ciltler dolusu kitaba yazdıkları bilgiler. Ben kafamdan bir şey söyleyemem, haddim değil.
Kimse benim bilgime güvensin de demedim, demem de. Ben güvenmiyorum başta, nefis sahibiyiz. Son dakikaya kadar ne olacağımız belli değil.
Çok güzel bir yorum silsilesi oldu, teşekkür ederim. Hayırlı geceler.

---

Hayırlı geceler, yukarıda da yazdım. Buradan helalleşmiş olalım o vakit.

---

Estağfirullah helal olsun, siz de helal edin.

---

Helal olsun. Iyi aksamlar.

---

Rlm öncelikle görüslerine bayıldım    seninle uzun uzun dinî sohbet etmek isterdim

---

Açıkçası ben dini bilgisi çok çok fazla olan biri değilim, hiç de böyle bir iddiam olmadı. Sadece araştırıp okumayı ve bu fikirleri birileriyle münazara etmeyi severim. Bazen haklı çıkarım, bazen de çok yeni bir bilgi öğrenirim. :) İşin özeti okuyup, araştırıp, seviyeli tartışabileceğim şeyleri severim. Bakarsın bir gün denk geliriz, uzun uzun herhangi bir konuyu tartışırız :D

---

İnşallah   sevgiyle kal

---

Sen de sevgiyle kal

Answer 17

Allah razı olsun kardeşim.. bide şu kelime var bi iş yada evlilik olacağında yada olduğunda -Allah ayırmasın --Allah bozmasın- deniliyor.. belki niyet güzel ama .doğru bir kelime değil gibi geliyor bana.. kullanmamaya dikkat ederim hepsini .. 

Answer 18

Daha başlıktan anlaşılıyor sen oldgun teşekkürler

Birkaçı dışında zaten söylemiyorum onlarıda ögrenmiş oldum Allah razı olsun 

Answer 19

Allah razı olsun kardeşim ❣️

Answer 20

Rahmetli babam benı döver eziyet ederdi vara yoğa bazen sebepsiz yere döverdi kız çocugu sevmezdi evde tek kız çocugu bendim erkek çocuklarını çok severdi benı öldüresiye dövüyor senı geberticem diyordu hırsını alamıyordu erkek olsaydın keşke derdi ben dua ederdim Allah'ın benı kurtar bunun elinden yardım et diye daha çok öfkelenir seni ALLAH Mİ KURTARACAK BENİM ELİMDEN DERDİ BAK KİMSE YOK DERDİ VS ÇOK ZORUMA GİDERDİ BEN İNANIYORUM ALLAH VAR HAK VAR ZAMAN VAR DERDİM 

sonra onun şiddetinden kaçtım evlendim çocugum oldu görüşmüyordum tabi bir gün telefon geldi baban kanser olmuş diye gittim yinede teselli vermeye çalıştım yüzüme pişman pişman bakıp sadece ağlıyordu konuşamıyordu sırtı vs ç.ü.r.ü.m.ü.ş.t.ü çok hastaydı sırf kemik kalmıştı resmen çok zayıflamıştı öldü gitti.. 

Kusura bakmayın uzun oldu 

Comments

of ikinize de cok sarilmak istiyorum aglayacagim nerefeyse gozlerim cok dolu :( daha bebekken baslayan bi siddet allahim dusunmek bile istemiyorum nefesim kesildi resmen

---

Allah razı olsun canlar<3

---

Allah razı olsun sağol canım daha neler varda buraya yazmakla bitmez bu hikayemizin 4 te biri benim için :(((

---

allahim.sana sonsuz huzur ve mutluluk versin

---

Amin Allah razı olsun hepimize inşallah canım