Ha bahsettiğiniz şey "Hiç kimse daha nazik veya alternatifi olan bir sözü söylemedi diye ölmedi" sözümse onu açıkladım zaten.
"Yüzünü gören cennetlik demek yerine, seni gördüm çok mutlu oldum kaç zamandır nerelerdesin demek o kadar da zor değil manasında söyledim." Diye beyan etmiştim zaten.
Kaldı ki o cümle de yalan söyleyin anlamına gelmiyor.
Yüzünü gören cennetlik cümlesinin alternatifi var, seni gördüm mutlu oldum gibi. Onun yerine bunu söyledi diye kimse ölmedi. Ayrıca diğer türlüsü (Yüzünü gören cennetlik lafzı) öyle ya da böyle şüpheli olduğu için kaçınması gerekirken insan neden ısrarla bunu söylemek istesin ki?
Bu da müslüman kimsenin şüphelilerden kaçınması gerektiğine dair delil.
Nu'man İbnu Beşir (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Şurası muhakkak ki, haramlar apaçık bellidir, helaller de apaçık bellidir. Bu ikisi arasında (haram veya helal olduğu) şüpheli olanlar vardır. İnsanlardan çoğu bunları bilmez. Bu durumda, kim şüpheli şeylerden kaçınırsa, dinini de, ırzını da güvene almış olur. Kim de şüpheli şeylere düşerse harama düşmüş olur, tıpkı koruluğun etrafında sürüsünü otlatan çoban gibi ki, her an koruluğa düşebilecek durumdadır.Haberiniz olsun, her melikin bir koruluğu vardır, Allah'ın koruluğu da haramlarıdır. Haberiniz olsun, cesette bir et parçası var ki, eğer o sağlıklı olursa cesedin tamamı sağlıklı olur, eğer o bozulursa, cesedin tamamı bozulur. Haberiniz olsun bu et parçası kalptir." [Buharî, İman 39, Büyû 2; Müslim, Müsakat 107, (1599); Ebu Davud, Büyû 3, (3329, 3330); Tirmizî, Büyû 1, (1205); Nesâî, Büyû 2, (7, 241).]